Gen Z alkolden uzak duruyor. Bu artık gözlemlenebilen de bir gerçek. Fakat bu anlatı son araştırmalarla birlikte çökmeye yüz tuttu, en azından eskisi kadar sağlam değil: The Times’ın paylaştığı son araştırmaya göre, 2025 yılı itibarıyla Gen Z bireylerinin %73’ü son altı ayda alkol tüketmiş; iki yıl önce bu oran %66’ydı. İngiltere’de ise bu yüzde %76’ya kadar çıkmış durumda. Şaşırtıcı değil.
Uzmanlar, bu yükselişi pandemi sonrası sosyalleşmeyle ve artan gelirle açıklıyor. IWSR analisti Richard Halstead, Gen Z’nin daha az içki içmesinin sebebinin ekonomik zorluklardan kaynaklandığını, şimdiyse zamanla bu eğilimin normale döndüğünü söylüyor. Gen Z hâlâ diğer kuşaklara kıyasla daha düşük seviyede içki içiyor olsa da, bu oran hızla artıyor.
Ayrıca Gen Z içicileri, “intermittent abstinence” yani ara sıra içmeme alışkanlığıyla da dikkat çekiyor. Yaklaşık %60’ı belirli dönemlerde alkolden uzak dururken, bu oran diğer yaş gruplarında yalnızca %40 civarında.
Rekor Milenyallerde!
İçki içmede rekor ise… Şaşırtıcı olmayan şekilde hâlâ Milenyallerde (81–96 doğumlular). Milenyaller %83’lük içki oranıyla en yüksek içki tüketen kuşak olarak öne çıkıyor. Gen X ise %79 ile onları takip ediyor. Baby Boom kuşağındaysa bu oran düşüşte: %72 civarında.
Sonuç olarak, Gen Z artık tamamen alkolden uzak bir kuşak değil. Gelir düzeyleri arttıkça sosyal hayatla birlikte içki tüketimlerinde bir canlanma gözlemleniyor. Ancak bu artış onların geleneksel içki alışkanlıklarına sahip oldukları anlamına gelmiyor: ara sıra içmeme uygulamaları, daha az alkol tercih eden sosyal ortamlar ve alternatif içecek trendleri hâlâ yaygın.
Bu da alkol pazarının beklentilerini yeniden şekillendiriyor: tüketim düşen değil, dönüşen bir trende yöneliyor.