Yeni yılın gelmesine sayılı günler kala 2025’in hafızalara kazınan olaylarını düşünmeden edemiyor insan. Bu olaylar arasında biri var ki sadece 2025’e değil, magazin tarihine de geçti. 6 Temmuz’da Boston’daki Coldplay konserinde seyirciler arasında gezinen “canlı yayın kamerasına” bir çift yansımış ve panikle gizlenmeye çalışan bu iki kişi, Coldplay’in solisti Chris Martin’in bile esprisine maruz kalmıştı. Bu video, Martin’in kalabalığa “Ya gizli bir ilişki yaşıyorlar ya da çok utangaçlar” demesinin ardından hızla viral olmuştu. Daha sonra çiftin teknoloji şirketi Astronomer’in CEO’su Andy Byron ile şirketin insan kaynakları müdürü Kristin Cabot olduğu ve yasak ilişki yaşadıkları ortaya çıkınca “işin rengi” değişmişti. İkisi de boşanma aşamasında olan Cabot ve Byron sadece sosyal medyada “Coldplay Gate” olarak dalga konusu olmadı ikisinin de istifa etmesine neden olan zorbalık, tehdit ve bir dizi saldırıyla karşı karşıya geldiler. Şimdi olaydan aylar sonra Cabot, ilk kez sessizliğini bozarak New York Times’a röportaj verdi ve olayın tüm detaylarını anlattı. Bu röportaj, sadece çok merak edilen bir “dedikodu” olmasının ötesinde tüm dünyanın zorbalığını sırtlanmış bir insanın çığlığı gibi. Cabot, hatalı olduğunu kabul ediyor ama hiçbir hatanın “ölüm tehdidi almasını” haklı çıkarmadığını söylüyor. Peki Cabot neden sessiz kalmıştı? Coldplay konserinde patronunun kollarında, şaşkın bir halde dev ekranda göründüğü an, uluslararası bir infial yaratmıştı ve “sessiz kalmak” başlangıçta mantıklı gelmişti. Orijinal TikTok videosu birkaç gün içinde 100 milyon izlenme almıştı. Cabot geri çekildi ve en çok önem verdiği insanlarla arasını düzeltmeye çalıştı: Ergenlik çağındaki iki çocuğu, Astronomer şirketindekiler ve ayrı yaşadığı ve boşanma anlaşmasında olduğu eşi Andrew Cabot. İlk aşamada aklından geçen tek şey şuydu: “İyi insanları incittim”.

Fotoğraf: Greta Rybus, The New York Times.

Arabayla takip edildi

Cabot, sosyal medyada fahişe, yuva yıkıcı, para avcısı, metres gibi kadınları aşağılamak için kullanılan etiketlere göğüs gerdi. Görünüşü incelendi ve yeterince güzel bulunmadı. Whoopi Goldberg ve Gwyneth Paltrow gibi dünyanın en ünlü isimlerinden bazıları aşağılanmasını malzeme olarak kullandı. Kimliği ifşa edildi ve haftalarca günde 500 veya 600 kez telefonu çaldı. Paparazziler evinin karşısındaki sokakta kamp kurdu ve arabalar yavaşça mahallesinde dolaştı. Meslektaşları ona sırtını döndü ve en kötüsü ölüm tehditleri almaya başlayınca sessizliğini bozma kararı aldı. Cabot’un başlangıçtaki en yıkıcı düşüncelerinden biri, bu cezayı hak ettiği, kendisinin gizli bir yanının çürümüş veya kötü olduğu düşüncesiydi. Yakın bir arkadaşıyla yaptığı bir konuşma, Cabot’un olaylara farklı bir bakış açısıyla bakmasına yardımcı oldu. Cabot, arkadaşının kendisine “Kimseyi öldürmedin. Umarım yorum yapan tüm bu insanlar hiç hata yapmamıştır” dediğini söylüyor, işte bu konuşma aydınlanma kaynağı oldu.

Eşi de konserdeydi

Cabot, röportajda önce “o günün” perde arkasını tüm çıplaklığıyla anlatıyor. Cabot’un eşinden ayrılığı henüz yeniydi, bu yüzden arkadaşlarıyla Coldplay konserine gitmeyi kabul etti. Grubu seviyordu ama onu gerçekten cezbeden şey, yazın bir Çarşamba günü arkadaşlarıyla dışarıda olmaktı. Uzun zamandır dışarı çıkmayan Cabot, Byron’dan onlara katılmasını istedi. Byron’ın da boşanma aşamasında olduğunu söyleyen Cabot, aralarında sadece iş ilişkisi olduğunu, sadece bir gün ayaküstü boşanma sürecinin zorluğundan bahsederken yakınlık yakaladıklarını belirtiyor. İnsanların düşündüğünün aksine aralarında cinsel ilişki de yoktu, ilk kez konserde öpüşmüşlerdi. Cabot “Şirin bir kıyafet giyip dışarı çıkıp dans etmek, gülmek ve harika bir gece geçirmek istedim. İşler de öyle gidiyordu” diyor. “İnsan kaynakları” açısından bu buluşmayla ilgili endişeli bir yanı var mıydı? Cabot, “Beynimin bir kısmı sevinçten zıplayıp kollarını sallayarak ‘Bunu yapma’ diyordu belki” diye yanıtlıyor bu soruyu. Ama genel olarak, “Hayır.” Byron’ı arkadaşlarıyla tanıştırmak için çok heyecanlıydı. Üstelik Cabot, konserin olduğu Massachusetts’teki Gillette Stadyumu’na giderken, mesajla yakında boşanacağı eşinin de konsere katılacağını öğrenmiş. Bu bilginin kendini şaşırttığını ama Byron ile sevgili olmamaları nedeniyle bunu dert etmediğini itiraf ediyor. Koltuklar, VIP balkonundaydı. Cabot, ortamın karanlık ve özel olduğunu hatırlıyor. Kendisi ve Byron birkaç kokteyli içtiler ve konser ilerledikçe bir çift gibi görünmeye başladılar. O gece ilk ve tek öpüşmelerinin gerçekleştiğini özellikle belirtiyor Cabot ve ekliyor, “Arkasında dans ederken Byron ellerimi tuttu ve kollarını bana sardı.” Cabot, görüntülerini dev ekranda görünce yaşadıkları “şanssızlığı” şöyle anlatıyor: “Sanki biri düğmeye basmış gibiydi. Bunu hiçbir zaman anlaşılır veya zekice bir şekilde açıklayamayacağım.” Buradan sonrasını hepimiz biliyoruz: Bir anlık mutluluk anı hızla dehşete dönüştü. Cabot ellerini yüzüne götürdü ve Byron’ın kollarından hızla kurtuldu. Byron eğildi. Cabot, o anda aklından iki şey geçtiğini dile getiriyor: Birincisi: Boşanma aşamasındaki eşi Andrew Cabot karanlık stadyumun bir yerindeydi ve onu küçük düşürmek istemiyordu. İkincisi, Byron onun patronuydu. O sırada Byron ile bara kaçan Cabot “Çok utanmıştım ve çok dehşete düşmüştüm. Ben İK müdürüyüm ve o da CEO. Bu çok klişe ve çok kötü bir durum. İkimiz de ellerimizi başımızın arasına alıp oturduk, sanki, ‘Az önce ne oldu?’ der gibiydik” diyor. Olayın bu kadar büyüyeceğini düşünmeyen ikili daha stadyumdan ayrılmadan, kamuoyu önünde yaptıkları bu hatayı nasıl yöneteceklerini tartışıyor ve aldıkları ilk karar yönetim kuruluna haber vermek oluyor. Cabot’un çocuklarının velayeti kendisine ait olduğunda kaldığı Boston bölgesinde bir dairesi vardı ve Byron’la strateji belirlemek için oraya gidiyorlar. Zor gibi görünen ama aslında işlerin henüz sarpa sarmadığı ve görece daha basit olan o zamanlarda “E-postayı kim yazacak? Ne yazacak? Kim gönderecek?” gibi sorular üzerine tartışıyorlar. Cabot, işini, çocuklarını ve eşi Andrew Cabot ile dostane bir şekilde ayrılma sürecinde yaşanabilecek sorunları düşünüyor. Ve sonra, sabah saat 4 civarında, Cabot bir mesajla viral olan TikTok videosundan haberdar oluyor ve kabus başlıyor. Bu, olayı sadece Andrew ve yönetim kurulu değil, herkesin öğreneceği anlamına geliyordu – ki öyle de oldu. Perşembe sabahı saat 6’da, Byron ve Cabot e-postalarını gönderdiklerinde, TikTok videosu çoktan patlama yapmıştı. Cabot, çocuklarına “bir anlık duyguyla yaşanan bir olayın sosyal medyaya düştüğünü” söylediğinde kızının ağladığını, sonra da Byron ile şirket yönetim kuruluyla yaptıkları telekonferans görüşmesinde “Biz de insanız. Hepimiz hata yaparız. Ama bir adım geri çekilip bu konuyu konuşmalı ve bir çözüm bulmalıyız” dediklerini anlatıyor. Şirket kısa süre sonra da bir soruşturma başlattı. Byron ve Cabot istifalarını hemen verdi. Astronomer soruşturmasını tamamladıktan sonra şirket, Cabot’tan görevine geri dönmesini istemiş. Ancak Cabot, alay konusu olduğu bir durumda nasıl insan kaynakları müdürü olabileceğini hayal edemiyordu.

İnşa ettiği kariyer basamakları yok oldu

Bu olay idealist biri olarak onca yıl kariyerinde inşa ettiği tüm basamakları yerle bir etmişti. Cabot, zirveye “yatak ilişkileriyle” ulaştığı varsayımını çürütmek istiyor. 13 yaşından beri çalışıyor ve annesi gibi bir erkeğe maddi olarak bağımlı olmak ya da faturaları konusunda endişelenmek istemediğine karar vermişti. 2018’de çocuklarının babası olan ilk eşinden boşandığında ve eşi işsiz kaldığında, ailesini tamamen kendi başına geçindirmişti ve çocuklarının iyi okullarda okumasını, sıcak bir evde yaşamasını sağlayabilmişti. Cabot, “Hayatımda hiçbir şeyden bu kadar gurur duymadım” diye anlatıyor bu “hayatta kalma” mücadelesini ve ekliyor: “Kariyerimin büyük bir kısmını erkeklerin ellerini kalçamdan çekmekle geçirdim.” İşte bu yüzden “ilişkileri sayesinde” üst düzey yönetici pozisyonuna geldiği fikri onu çok kızdırıyor. Bu olay kariyeri için büyük bir itibar kaybı oldu. Güvendiği ve desteklediği eski yakın meslektaşları onunla tamamen iletişimi kesti. Cabot bu sessizliklerden dolayı çok üzgün, “İnsanların bu yüzden bana sırtlarını dönmeleri, benzin istasyonunda bana bağırarak hakaret etmelerinden çok daha kötü” diyor. Bir de Cabot’un markette, benzin istasyonunda ya da sadece çocuğuyla yürürken işittiği hakaretler de var. Bir gün gelen bir telefon mesajında rutin olarak gittiği marketin adının yazılması ve “Seni nerede bulacağımızı biliyoruz” iması bardağı taşıran son damla oldu. Evine güvenlik kameraları taktırdı ve yerel polis gözetimini artırdı ama en kötüsü ailesiyle birlikte sosyalleşmek bir korkuya dönüştü, evden çıkamaz duruma geldiler.

Kadınlardan darbe aldı

Cabot en acımasız eleştirmenlerinin kadınlar olduğunu söyleyerek farklı bir konuya da değiniyor. Yüz yüze yapılan zorbalığın tamamı kadınlardan gelmişti, telefon görüşmelerinin ve mesajların çoğu da öyle. “Son aylarda gördüklerim, her şeyin bizi geride tutan erkeklerle ilgili olduğuna inanmamı zorlaştırıyor. Bence birbirimizi aşağılayarak kendimizi çok büyük ölçüde geride tutuyoruz” diyor ve Chris Martin’in eski eşi Gwyneth Paltrow’a da sert eleştiride bulunuyor. Cabot, Paltrow’un Astronomer’ın olayı tiye alan reklamında oynamasına şaşırdığını söylüyor. Paltrow’a ve onun “kadınları güçlendirmek ve yüceltmek” için kurduğu Goop şirketine uzun zamandır hayranlık duyduğunu ve şimdi özel hayatın karmaşık gerçeklerine nasıl bu kadar duyarsız olabildiğini anlamadığını söylüyor. Cabot, tüm bu eleştirileri yaparken “erkekleri savunmadığını” da söyleyerek yanlış anlaşılmaları da önlemeye çalışıyor.

Evlilikler karmaşık, ayrılıklar da öyle ve bir ilişkinin tam olarak ne zaman başlayıp ne zaman bittiğini kim belirleyebilir ki? İş yerindeki insanlar birbirine ilgi duyuyorsa, ilişkilerini ne zaman üst kademeye açıklamalılar? İki rızalı insan, gizli veya incitici bir şey yapıyor olsa bile vahşice saldırıya uğramayı veya ölüm tehditleri almayı hak ediyorlarmış gibi küresel bir sahneye sürüklenmeli mi?